Aslında cacık tarifi yazmayacaktım. Biraz daha sofistike bir tarif yazacaktım. Fakat cacığın da tarifi mi olurmuş diyerek hafife alınmayı göze alarak söze başlıyorum. Bugün yorgunum. Aklım hep kolay şeylere kayıyor. Ayrıca, klasik tariften sapılarak yapılan bu kıvamlı cacık bence tam bir parti yiyeceği. Yani eline ekmeğini alıp bandırmaya gelen herkesi kucaklayacak bir tarif. İşin en güzel tarafı da bu.
Bir de kızımın geçen hafta, seyahatteyken başgösteren, diskoda cacık yeme fantazisi var tabii ki. Tüm bunlar bir araya gelince yazmadan olmuyor. Cacık fantazimiz şöyle ortaya çıktı.
Geçen hafta yıllardır hayalini kurduğum, ölmeden önce görülmesi gereken yerler arasında olduğunu düşündüğüm, Kamboçya’daydık. Hayaller gerçek oldu, güzel bir tatil oldu. Güney Asya körisi de diyebileceğimiz, amoklu yemekler yedik, tropik meyve suları içtik filan. Ama çocukla seyahate çıkınca her gün aynı şeyleri yemek, deneysel tadımlar yapmak olmuyor. Üçüncü günün sonunda, Türk yemeklerinin kıyısında dolaşan lokantalar oltaya takılmaya başlıyor. Biz de böylece bir Lübnan lokantasında bulduk kendimizi bir akşam. Ancak Lübnan lokantası diye gittiğimiz yer, bir tür kulüp çıkınca, bizim Ada’nın içindeki canavar da ortaya çıktı. Meğersem yavrucak, kulüp ortamına hasretmiş. İçerideki neon ışıkları, koltuklu rahat masalar, dans müzikleri filan bizimkini kendinden geçirdi. Akşamın erken saatleri olduğu için, bir şeyler atıştıran üç beş insandan başka kimsecikler yoktu içeride. Dolayısıyla, Ada’nın dans ederek içeriye girip koltuklara kuruluşuna engel olmadık. Böylece Ada bir yandan neon ışıkları altında dans edip, ilk alaturka disko deneyimini yaşarken, bir yandan da masaya mezeler akmaya başladı.
Küçük ‘shot’ bardaklarına koyarak servis edilen mezeler çok hoşuma gitti. Misafirlerin önüne küçük bardaklarda mezeler koyup, içlerine birer kraker ya da kızarmış sarımsaklı ekmek çubuğu batırmak harika olur, diye düşündüm. Neyse, o akşam bizim kız, büyüyünce kız arkadaşarıyla diskoya gidip, onlara cacık ısmarlamaya karar verdi. Bayağı iddialı bir plan. Babası, işin içinde diğer kızlar ve cacık dışında bir şey olmadığı için mutluydu. Şimdilik kızımız diskoda, cacığı ve kız arkadaşlarını tercih ediyordu. Denkleme erkeklerin ve bacardi breezer’in katılacağı günlerin çoook uzaklarda olduğunu düşünerek kendimiz rahatlattık ve afiyetle cacıkları mideye indirdik.
İşte tarifi kendinden menkul, kıvamlı disko cacığı:
Malzemeler:
- 2 orta boy salatalık
- 1 bardak tava yoğurdu
- 1 büyük diş sarımsak
- Zeytinyağı
- Bir avuç nane
Yapılışı:
- Salatalıkları klasik tarifteki gibi doğramak yerine kabuğunu soyarak irice rendeliyoruz. İşin püf noktası rendelenirken açığa sıkan suyu iyice sıkmak. Rendelenmiş salatalıkları iki avucunuzun arasına alıp tüm suyunu veren kadar iyice sıkın ya da süzgeçten geçirin.
- Suyu alınmış salatalıkları derin bir kaseye koyup; üzerine tuz, dövülmüş sarımsak, ince kıyılmış nane ve yoğurdu ekleyip karıştırın. Yoğurt miktarı salatalıkları yoğurda iyice bulayacak kadar olmalı. Daha fazla olursa, sulu olur ve istediğimiz katı kıvamı elde edemeyiz. Yani salatalıklarınızın büyüklüğüne göre yoğurt miktarını ayarlayabilirsiniz.
- Cacığınız hazır. Üzerine bir çorba kaşığı kadar zeytinyağı gezdirip, iki yaprak naneyle süsleyin. Kıtır kıtır sarımsaklı ekmek çubuklarıyla ya da uzun uzun dilimlenerek çıtırlaşana kadar kızartılmış bazlamayla servis edin.